20 Şubat 2010 Cumartesi

O da Efsane ..

Son zamanlarda basınımızda ve internet ortamında haberler çıkıyor Arda Turan ile ilgili .. Sürekli yazılıyor çiziliyor .. Ve tüm bunlar olurken Metin Oktay oluşturma çabaları ortaya çıkıyor.. Her hareketi Metin Oktay üzerinden değerlendiriliyor Arda'nın.. Metin öle yapmazdı , Metin böyle konuşmazdı .. Ama unutuyorlar ki efsane olmak için sadece Metin olmak gerekmiyor .. O zaman bırakalım da Arda , Metin Oktay değilde Maradona , George Best , Cantona olsun ..

İlgili video.. Sevgilisi için sinema kapatmıyor , rakip marşı kulüp binasında çalınmıyor ve kafa atmıyor .. Bakın neler yapıyor El Dios :)


18 Şubat 2010 Perşembe

Usta


Artık başlığını 'Yaşayan Efsaneler' diye koyabiliceğimiz yazı dizimizde bu hafta bir başka yıldızı kaleme alıyoruz..Alessandro Del Piero.

1993'ün yazında İtalyan devlerinin gözlemcileri Padova'da oynayan 18'lik bir golcüden bahsediyorlardı..Hızlı,çevik,bitirici..O sıralar Roberto Baggio furyası varken İtalya'da bir forvette aranan en büyük özelliklerdi..Juventus 93-94 sezonunda şans verdi Alessandro'ya..11 maçta 5 gol ilk sezon hiç fena sayılmazdı..18'lik bir golcü için gelecek vaat ettiği söylenebilirdi..94-95 sezonunda Juve'nin başına geçen isim Marcelo Lippi oldu..Şampiyon oldukları sene Roberto Baggio'yu kesip ilk 11'de yer almaya başlayınca spikerler Alessandro değil 'Del Piero' diye anmaya başlar onu..Ve art arda gelen 3 şampiyonluğun en büyük pay sahibidir Del Piero artık demirbaşlarından olmuştur Torino ekibinin..

O çevikliğinin sonunda ağlarla buluşturduğu toplar yetmezmiş gibi 97-98 yıllarından itibaren duran toplarında başına geçmeye başlar Del Piero ve tam bir baş belası haline gelir..Artık İtalya milli takımının da vazgeçilmezi olup Dünya Kupası arar..Nitekim 2006'da Almanya'yı attığı golle kupanın dışına iter ve finale taşır İtalya'yı..Sonrası malum..Artık Milli kahraman,Juve'nin efsane golcüsü Alessandro Del Piero sıfatlarıyla anılmaya başlar..

Juventus gibi cimri sayılabilecek kulüpte patronluk yapan teknik direktörleri de birçok kez ipten almıştır Del Piero..Ve hala attığı kritik frikik golleri ve eski günlerden esintiler sunarak attığı çalımlar sonrası bulduğu gollerle takımına 3 puan kazandırmaya devam ediyor 35'lik yıldız..

Alessandro Del Piero Juventus'ta 655 maçta 332 gol kaydetti bunların 51 'i frikikten..Hala daha kaydetmeye devam ediyor..Bir hafta sonra bu yazıyı okuduğunuzda bu rakamlarda 2-3 gollük artışlarla karşılaşmanız çok normal..Milli takımda ise 91 maçta 27 kez golle buluştu..Bu yaz Afrika'da bu sayıyı arttırmayı planlıyor İtalyan golcü..

Efsane frikik golleri, adam eksiltip kalecinin yanından ağlara yavaşça gönderdiği ustaca goller yıllar boyu Juventus formalarının arkasında onun ismini görmemize neden oldu..Yıllar sonra bile en güzel goller arasında ismini göreceğimiz Del Piero'yu da izlemiş olmak bizim için büyük bi şans olsa gerek..


P.


17 Şubat 2010 Çarşamba

Guus Hiddink..

Federasyon beklenilen hamleyi yaptı ve dünya çapında teknik direktörü getirdi sonunda ülkemize .. Geçen sene Abramovich'in Chelsea'de kalması için aylarca dil döktüğü , şampiyon Barça'ya son dakika golü ile elenen ve bu sene de bir çok Avrupa devinin peşinde koştuğu Hollandalı teknik adam Guus Hiddink ile anlaşmaya vardığını açıkladı .. Çoğu kişi gibi bana göre de Milli Takımlar seviyesinde getirilebilecek en doğru isim Hiddink ..

1984'te yardımcı olarak göreve geldiği PSV'de parladı Hollandalı.. O dönemde PSV'de Gerets ve Koeman önderliğinde 3 Lig şampiyonluğu , 2 Lig Kupası ve 1 UEFA Kupası kaldırdılar .. 1987/1988 sezonunda tüm kulvarda kupaları kaldırırken sezonda sadece tek bir yenilgi aldılar.. O da UEFA Kupasın'da Galatasaray deplasmanıydı..Finalde Benfica'yı penaltılarla 6-5 geçerken Benfica'nın penaltısını Miguel Veloso'nun babası Antonio Veloso kaçırmıştı..Başarılarla dolu PSV kariyerinden sonra ülkemize geldi Hiddink.. 90/91 sezonunda Fenerbahçe'yi çalıştırdı başarısız sayılabilecek bir sezonun ortasında Aydınspor mağlubiyetinden sonra yaka paça kovuldu takımdan..Ardından Valencia ve Hollanda tecrübelerini yaşadı.. 88 Dünya Kupasın'da yarı finalde Brezilya'ya elendikten sonra Real Madrid'in başına getirildi .. Burada sadece kıtalararası şampiyonluğu kazandıktan sonra 1 senede Betis'te geçirdi tecrübeli teknik adam.. Bu dönemden sonra kariyeri zirve yapan Hollandalı Güney Kore , PSV , Avustralya , Rusya , Chelsea ve Türkiye'de buldu kendini .. Zirve dönemine çıkmasını sağlayan takımlar ise genel olarak belirli bir potansiyele sahip 2. sınıf ülkeler , BOSMAN'dan sonra belini doğrultamayan eski sevgili PSV ve bir türlü istediği kupayı alamayan Chelsea..

Peki futbolumuz 2 sene içerisinde nasıl bu noktaya geldi .. Hiç bir somut başarı yokken ülkeye gelen isimler şaşırtıcı .. Bunda herkesin çok eleştirdiği Digiturk'un payı çok büyük .. Önce Rijkaard ve Neeskens geldi .. Elano , Keita devam etti .. Ardından Ankaragücü transfer atağı başlattı .. Her ne kadar çoğu yaşlı futbolcu olsa da sonuçta ülkede artık az çok Katar kadar para olduğu biliniyor .. Bu nimeti değerlendirmenin en iyi yolu da bu tarz teknik adamlarla yeniden doğuşu sağlamak .. Türk halkı meraklanmasın bilmem kaç emekli maaşı bilmem kaç doktor maaşı eden Hiddink'in maaşı artık vergilerinizden değil yayın ihalesinden gelen gelir ile ödenecek..

Umuyorum ki medyamız Hiddink'i ilk macerasında ki gibi yalnız bırakmaz ve kendini kanıtlamış bu adama biraz sahip çıkar.. 2012'den sonra 2014'ü de Hiddink ile görmek inanılmaz bir duygu olacaktır Türk halkı için .. Medyanın yanı sıra Türk teknik adam isteyen futbolcularımızında Hiddink'ten çok şey kapmaları lazım artık .. Yavaş yavaş Avrupa'ya açılma dönemi başlıyor Türk gençlerinin de ..

Benim özel olarak kafama takılan konu ise Hiddink'in Chelsea'de sergilediği defansif oyunu bizde de tercih edip etmemesi .. Acaba bizim çok konuşulan defans bloğuna da defansif futbolu öğretebilecek mi ? Eğer artık Hiddink bile öğretemezse umudu kesmeliyiz .. Şayet tersi olur da biraz adam olursa bizimkiler bu iş en çok Galatasaray'a yarar .. 88'de ki yardımcılarına bir kıyak yapmayı çok görmez heralde Hiddink ... Ve artık gönül rahatlığıyla söylemek istiyorum ki ' şeker ' gibi kura ..

15 Şubat 2010 Pazartesi

Haftanın Panoraması -5-


Bu haftaki panoramamıza Hollandalı golcü Ruud V.Nistelrooy'la başlıyoruz..Dizindeki ciddi sakatlık sebebiyle satılık listesine koyulan golcüyü Alman ekolünün köklü klüplerinden Hamburg kapmıştı..Bu hafta lig mücadelesinde Hamburg'un Stuttgart ile deplasmanda oynadığı zorlu mücadelenin 65. dakikasında Mladen Pteric'in yerine oyuna giren 'Uçan Hollandalı' 75 ve 77. dakikalarda 2 gol atarak takımını galibiyete taşıdı..İngiltere Premier ve İspanya La Liga'dan sonra Bundesliga'ya da merhaba diyen Hollandalı golcünün ileriki haftalarda nasıl bir grafik çizeceği merak konusu..


Bu hafta içi Fenerbahçe'nin rakibi olucak olan Lille Ligue 1' de serisine devam ediyor..Sahasında zayıf ekiplerden Boulogne'yi ağırlayan Lille 3 gollük net bir galibiyet aldı..Fransa ligi ülkemizde çok rehabet gören bir lig olmadığından ortalama bir futbol seyircisi için Lille çok korkutucu bi ekip değildir ancak sıkı takipçiler Lille'in bu sene özellikle Gervinho ve Obriniak'la rakipleri karşısında çok sert bir görüntü çizerek diş geçirilmesi zor bir ekip olduğunu görüyor..Bakalım hafta içi oynanacak maç ne gibi sonuçlar doğuracak?

Fiorentina'da gözle görülür net bir düşüş var..Son 3 maçtır kaybeden Mor Menekşelerde bu performans zorlu fikstüre bağlanıyor..Hafta içi de Bayern Münich'le Şampiyonlar Ligi mücadelesi verecek olan Fiorentina için hem lig hem Şampiyonlar Ligi şuan için ağır gelmiş gibi gözüküyor..Ne dersiniz?..

Alberto Zaccheroni Juve'nin başında ilk galibiyetini aldı bu hafta..Torino'da Genoa'yı ağırlayan Juventus çok çekişmeli ve seyir zevki yüksek olan mücadeleyi seyircisi önünde 3-2 kazanmayı bildi..Tabii ki Alessandro Del Piero'nun önderliğinde..Hafta içi ayrıca ele alacağız zaten bu isimi ama şimdilik bu yazımızda haftanın oyuncusu seçerek yetinelim..

Süper Lig'de bu hafta lider değişti..Defalarca liderliği ele geçirme şansını talihsiz şekillerde harcayan Galatasaray, maç oynamadan 3 puanla kapattığı haftada liderlik koltuğunu ele geçirerek haftayı en karlı kapayan takım oldu..Eski lider Fenerbahçe Manisa'da 7 dakikalık uzatmada bulduğu golle 1 puanı sevinçle aldı ve son 3 maçtır galip gelememe serisini başarıyla sürdürdü..

Haftanın zevkli maçlarından biri de Galatasaray'ın perşembe günü saat 22.05'te ayak basacağı Vicente Calderon'da oynandı..Atl.Madrid, Barca'yı ağırladı..Forlan ve Simao'nun gollerine Zlatan İbrahimovic 1 golle karşılık verince La Liga'da şampiyonluk yarışına renk gelmiş oldu..Barca 55 puanla liderliğini korurken Real Madrid 53 puana ulaştı ve nefesini Katalanlar'ın ensesinde hissettirmeye başladı..

Hafta içi Avrupa kupalarında çok zevkli mücadeleler izleyebileceğiz..Özellikle Man.U-Milan, Lyon-R.Madrid, İnter-Chelsea eşleşmeleri çok heyecan verici mücadelelere sahne olacaktır..Ayrıca bu sene değişen Şampiyonlar Ligi yayın şekli uygulamasından ötürü Michel Platini'ye teşekkürlerimi sunuyorum..Yeni uygulama sayesinde artık Devler Ligi mücadelerlini 2 hafta boyunca izleyebileceğiz, eskiden bir haftada bütün ilk tur mücadelelerini oynatan UEFA artık bunları 2 haftalık bloglara yaydı ve çok doğru bir iş yaptığına inanıyorum..

Temsilcilerimizden Galatasaray, Atl.Madrid deplasmanına çıkacak..Aslanlarımıza başarı dileklerimizi gönderiyoruz ve çok iyi bir sonuçla İstanbul'a döneceğine inanıyoruz..Fenerbahçe de Fransa liginin güçlü ekiplerinden, santraforlarıyla herkesin korkulu rüyası olan Lille'le oynayacak hem de Fransa'da..



Haftanın Takımı : Atl. Madrid
Haftanın Adamı : Del Piero
Haftanın Maçı : Juventus - Genoa

P.

14 Şubat 2010 Pazar

Casillas ile 500. Kez

Casillas 28 yaşında Real Madrid formasıyla 500. maçına çıktı dün akşam Xerez karşısında. 99/00 sezonunda giydiği formayı büyük bir istikrar ile hala daha taşıyor. Bu dönemde müzesine 4 lig şampiyonluğu, 2 Şampiyonlar Ligi şampiyonluğu, 3 İspanya Süper Kupası, 1 Avrupa Süper Kupası, 1 Kıtalararası Kupa götürdü .. Bunlara ek olarak 2 kez de dünyanın en iyi kalecisi ödülünü kazandı.. Ne diyelim .. Büyük bir başarı tam bir istikrar abidesi ..







Kadın Aklı , Erkek Aklı ..




John Terry'e çıkan skandalın ardından 1 hafta izin vermişti Chelsea.. Terry'e ise tatil yaramış ve kendini affettirmiş .. Ee ne diyelim ? Haftada 160 bin Sterlin bazen çoğu şeyi çözer .. Peki alacağın tazminat ? Bu sorunun cevabı da bizi başlığımıza götürüyor :)